EMEK HABER- İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları, “Kayıplar bulunsun failler yargılansın” eyleminin 848. haftasında 7 Mayıs 1994 tarihinde Lice ilçesinde gözaltına alındıktan sonra kaybedilen Mehmetcan Ayşin’in akıbeti sordu.
Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde gerçekleştirilen eylemde konuşan İHD Diyarbakır Şube Başkanı Ercan Yılmaz, "Bundan tam 30 yıl önce, 27 Mayıs 1995 tarihinde, yakınları zorla kaybedilen anneler İstanbul Galatasaray Meydanı’nda bir araya gelerek Cumartesi İnsanları eylemlerini başlattılar. Amaçları; kayıp yakınlarının akıbetini öğrenmek ve faillerin yargılanmasını sağlamaktı. Aradan geçen 30 yılı aşkın süredir, kayıp yakınları Anneler Günü’nü buruk bir şekilde karşılıyor. Yine bir Anneler Günü arefesinde adalet talebimizi dile getirmek için bir aradayız. Öncelikle bu mücadelenin başında yer alıp bugün aramızda olmayan tüm annelerimizi saygıyla anıyor, onlara verdiğimiz sözü yineliyoruz: Tek bir kayıp, tek bir faili meçhul kalmayana kadar bu mücadele sürecek.Bu mücadele başlatılırken annelerimizin dile getirdiği çok önemli bir husus vardı: Türkiye’de barış sağlanmadan kayıplar meselesi çözülemez; geçmişle sağlıklı bir yüzleşme mümkün olamaz. Bu gerçeği yıllarca bu meydanlarda defalarca dile getirdik. Bugün ise Kürt meselesinin demokratik yollarla çözümüne dair önemli gelişmelerin yaşandığı bir süreçten geçiyoruz. Bu gelişmeleri destekliyoruz. Kürt meselesinin barışçıl, demokratik yollarla çözülmesini talep ediyoruz. Çünkü biliyoruz ki, sağlıklı bir geçmişle yüzleşme ve gerçek adalet ancak bir barış ortamında mümkündür. Ayrıca bir kez daha vurguluyoruz: Devlet arşivleri açılmadan, geçmişte kamu görevlilerinin ve paramiliter güçlerin işlediği ve burada her hafta teşhir ettiğimiz suçlarla yüzleşilmeden sağlıklı bir barış, sağlıklı bir gelecek tesis edilemez. Bu mücadele sırasında, çocuklarının akıbetini ararken yaşamını yitiren başta Hayriye Ana, Asiye Ana, Berfo Ana olmak üzere tüm annelerimizin Anneler Günü’nü saygıyla anıyor; bir sonraki Anneler Günü'nde taleplerimizin karşılık bulmuş olmasını umut ediyoruz.” dedi.
Ardından Ayşin'in hikayesini okuyan İHD Diyarbakır Şubesi Kayıp Komisyonu üyesi Fırat Akdeniz ise, “7 Mayıs 1994 tarihinde Lice’nin Yorulmaz köyüne askerler tarafından baskın düzenlenir. Köyde bulunan Genç ve yaşlılar dâhil tüm erkekler askerlerce gözaltına alınır. Gözaltına alınanların büyük kısmı ertesi gün serbest bırakılır. Geri kalanlar ise bir hafta içerisinde serbest bırakılır. Ancak Mehmetcan Ayşin serbest bırakılmaz. Mehmetcan Ayşin, serbest bırakılmayınca aile devlet dairelerinde çeşitli girişimlerde bulunur. DGM’ye başvuruda bulunan ailenin dilekçesi geri çevrilerek işleme konulmaz. Ardından OHAL Valiliğine başvuran aile, Lice Asayiş Komutanlığı’na yönlendirilir. Lice Asayiş Komutanlığı’na başvuran aileye komutanlık “söz konusu tarihte operasyon düzenlenmediğini ve adı geçen kişilerin gözaltına alınmadığını” söyler. Resmi kurumların verdikleri cevapların aksine Ayşin, gözaltına alındıktan sonra önce Lice Tugay komutanlığında 5 gün gözaltında tutulur. Ayşin ile birlikte gözaltına alınanların tümü işkenceye maruz kalır. Mehmetcan Ayşin’in, gözaltında bulunduğu sırada, Bolu Tugay Komutanlığına bağlı birliklerin yerleştirildiği, Lice Yatılı bölge Okuluna götürüldüğüne, gözaltındaki bulunan diğer kişiler de tanık olur. Aile pek çok ilgili kurum ve kuruluşlara müracaatta bulunur. Ancak bu girişimlerinden hiçbir sonuç alınamaz. Aile, Mehmetcan Ayşin’den gözaltına alındığı o tarihten bu güne bir daha haber alamaz. 848. Haftamızda bulunduğumuz bu meydanda yıllardır babasının akıbetinin ortay çıkartılması için mücadele eden Aynur Ananın dediği “Nefes aldığım sürece babamı aramaktan ve akıbeti ortaya çıkan dek onu sormaktan asla vazgeçmeyeceğim” sözünü hatırlatarak son kaybımızı bulana kadar mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğimizi bildiriyoruz. Gözaltında kaybedilişinin 31.Yılında bir kez daha Mehmetcan AYŞİN için maddi gerçeği açığa çıkartacak etkinlikte bir soruşturma-kovuşturma yapılması ve faillerin işledikleri ağır suçlardan ötürü cezalandırılması talebimizi tekrarlıyoruz.” dedi.
Açıklamaların ardından gözaltında kaybedilen Mehmetcan AYŞİN ve diğer tüm kayıp ve faili meçhul siyasi cinayetlere kurban gidenler için 1 dakikalık oturma eylemine geçildi.
Kaynak: Haber merkezi